Geride kalmış fotoğrafları döktüm bugün
Kenarları yırtılmış albümlerim
selam verdi
Kızgındılar
çıkmak istercesine yerinden
Sararmış plastikleri gücendi
Karanlıkta kalmanın hüznüyle
Albümleri aldım elime zaman gülümsedi
Baktım ilk sayfadan
Her baktığım yüzlerde durdurdum zamanı
Sıralanmış anılarım yüzüme vurdu
Bir bir hapsetmişim hepsini kullanılmaz çekmecelere
Beni bekler yüzler gördüm içinde
Her biri kendimin aynası dostluklar
Ölenlerimiz de oldu
bizi bekler gibi çarptılar suratıma her baktığımda
Kara önlüklü çocukluğum da geçiyordu içinden
Atladıkça her fotoğrafı
Ömrüm yazılıyordu içinde
Baktıkça daldım
Baktıkça söndüm.
Karışan hayatlarım mı geliyordu benle?
Kırışan suratlarım mı bilemedim
Albümleri dağılmış
bölünmüş ne çok acılar yaşıyoruz zaman saati eksildikçe
Ayarı tutmuyor acılarımızın
Dağılan albümler gibiyiz
birbirine girmiş mevsimler tutmuyor elimizden
Oysa duvarlara asılan fotoğraflarımız vardı bizim eski dili geçmiş zamanlarda
şimdiki zamanda
Kendimizden başka asılı kalmadı
Telefonlara hapsolmuş anılarımız
Özleyecek zamanı çoktan tükettik
Albümler siz kalın hiç değilse
Siz kalın çocukluğum
Siz kalın gençliğim
Sarstı beni her fotoğrafta durdurduğum zaman
Topladım albümleri
topladım hüzünlerimi
aldığım çekmeceye hapsettim
Hapsettim çocukluğumu
Geri gelmez gençliğimi
Birikmiş ne acılarım varsa üstüne ekledim
Anladım ki hapsolan benim hayatımdı
Koyarken yerine tekrar yüzüne bakamadım albümlerin
Bir daha başkaları mı çıkarır albümleri
özler mi sevdiklerimiz
baktıkça geri gelir mi
Mevsimsiz gülüşlerimiz
dünyada bıraktığım kum tanesi izlerim kimbilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yap